En yenisinden en kıdemlisine,en sakininden en heyecanlısına, en tembelinden en çalışkanına, en vurdumduymazından en sorumlusuna, en hümanistinden en militaristine tüm takibanalara merhaba... Değerli dostlar, biz bu yola başlarken, TAKİBANİZMİN sistem üstü bir hareket olduğu, dolayısıyla bundan sonra çizeceğimiz yolda TAKİBANİZM adına bütün ideolojileri, içinde bulunduğumuz yüzyıldan bize sirayet eden bütün düşünceleri, tüm feodal kalıntıları, kısacası ruhani ve cismani herşeyi bir kenara koymanın ehemmiyetinden bahsettik. nitekim TAKİBANİZMİ yaşam felsefesi, yaşam biçimi olarak addeden herkes bu konuda hassasiyet gösterdi.
Fekat son zamanlarda bu hassas dokunun bozulduğunu görmekteyiz. Bu doku bozukluğunun müsebbibi olarak, kimi dostlar balkanlardan gelen soğuk hava dalgasını, kimi dostlar afrika çöllerinden gelen kum fırtınasını, kimi dostlar hareket içindeki militarist kökenli takibanaların çokluğunu, kimi dostlar hareket içindeki aydınların sessizliğini gösterdi. Kimi işin ehli dostlarsa, emekleme döneminden hızla büyüme dönemine geçen hareketin hızlı büyümeden kaynaklanan eklem sorunu yaşadığını belirttiler. Şahsen ben de kimi işin ehli dostlara katıldığımı belirtmek isterim. Elbette ki tüm takibanalardan bu konudaki fikirlerini beyan hatta ayan etmelerinden memnuniyet duyarız. İzninizle şunu bir kere daha hatırlatmak isterim ki biz nev-i şahsa münhasır bir hareket değil nev-i elaleme münhasır bir hareketiz. Dolayısıyla yapılan populist ve saldırgan hareketlerden uzak durmanın önemine gaso'nun göbeğiyle ve haso'nun koca kafasıyla parmak basmak isterim. Değerli dostlar; geçmiş, marks-proudhon, bolşevik-menşevik, necip fazıl-nazım hikmet, orhan kemal-sait faik, ebedi şef(atatürk)-milli şef(inönü), eco-silo vb. ikililerin kavgalarıyla doludur. Dostlar bari biz yapmayalım. Gelin bu sefer feleğin tekerine çomak sokalım. Bizlere bel bağlayan insanlığı utandırmayalım. Sadece tarih derslerine konu olacak bir hareket olarak kalmaya hakkımız yok. Buna hakkımız yok dostlar. Çünkü tüm insanlık biliyor ki biz de yapamazsak başkası hiç yapamayacak. Dolayısıyla hepinizi sakinliğe, sağduyuya ve takibanizmin içtihadına bakmaya davet eder, saygılarımı sunarım.
Fekat son zamanlarda bu hassas dokunun bozulduğunu görmekteyiz. Bu doku bozukluğunun müsebbibi olarak, kimi dostlar balkanlardan gelen soğuk hava dalgasını, kimi dostlar afrika çöllerinden gelen kum fırtınasını, kimi dostlar hareket içindeki militarist kökenli takibanaların çokluğunu, kimi dostlar hareket içindeki aydınların sessizliğini gösterdi. Kimi işin ehli dostlarsa, emekleme döneminden hızla büyüme dönemine geçen hareketin hızlı büyümeden kaynaklanan eklem sorunu yaşadığını belirttiler. Şahsen ben de kimi işin ehli dostlara katıldığımı belirtmek isterim. Elbette ki tüm takibanalardan bu konudaki fikirlerini beyan hatta ayan etmelerinden memnuniyet duyarız. İzninizle şunu bir kere daha hatırlatmak isterim ki biz nev-i şahsa münhasır bir hareket değil nev-i elaleme münhasır bir hareketiz. Dolayısıyla yapılan populist ve saldırgan hareketlerden uzak durmanın önemine gaso'nun göbeğiyle ve haso'nun koca kafasıyla parmak basmak isterim. Değerli dostlar; geçmiş, marks-proudhon, bolşevik-menşevik, necip fazıl-nazım hikmet, orhan kemal-sait faik, ebedi şef(atatürk)-milli şef(inönü), eco-silo vb. ikililerin kavgalarıyla doludur. Dostlar bari biz yapmayalım. Gelin bu sefer feleğin tekerine çomak sokalım. Bizlere bel bağlayan insanlığı utandırmayalım. Sadece tarih derslerine konu olacak bir hareket olarak kalmaya hakkımız yok. Buna hakkımız yok dostlar. Çünkü tüm insanlık biliyor ki biz de yapamazsak başkası hiç yapamayacak. Dolayısıyla hepinizi sakinliğe, sağduyuya ve takibanizmin içtihadına bakmaya davet eder, saygılarımı sunarım.
Kayıtlar
_01.jpg)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder